Habip Gostak
Konteyner'dan Sığınak Olur Mu?
Soğuk bir akşam vakti dersten çıkmış eve gidiyordum. Bir süre yürüdükten sonra, ilerde bir şey ilişti gözüme.

Çöp Konteyner'inin arkasına sığınmış, yerde oturan birisi vardı. Kim miydi o?
Belki de, benim ya da sizin komşunuz!
Hani, o açken biz tok yatamazdık ya işte o komşu…
Kimin kimden haberi var ki?
Durun ben size tanıtayım.
60 yaşlarında, soluk benizli, zayıf görünümlü, herkese küsmüş gibi boynunu bükmüş bir amca.
Haksız mıydı?
İncecik kartonun üzerine oturmuş, keskin keskin esen rüzgâr eşliğinde kaval üflüyordu. Hangi türküyü icra ediyor dersiniz?
Evet, evet çoğumuz biliyoruz.
Biliyoruz ama bu sözleri gerçekten anlıyor muyuz emin değilim!
“Dost dost diye nicesine sarıldım, Benim sadık yârim kara topraktır. Beyhude dolandım boşa yoruldum, Benim sadık yârim kara topraktır.”
Belki de bu bir haykırıştı onun için. Sonra düşündüm…
Sahi, hava soğuk mu demiştim?
Kim için soğuktu hava?
En fazla 10 dakika sonra sıcacık evine gidecek olan benim için mi?
Yoksa bu soğukta, yere oturmuş kaval üfleyen, yaşlı bir amca için mi?
Çoğu evlerde yemek saatiydi belki. Ama o dışarıdaydı…
Hızlı adımlarla geri döndüm ve hemen bir şeyler aldım.
Çekingen adımlarla o sıcacık kalbe yaklaştım. Çekingendim çünkü nasıl tepki vereceğini bilmiyordum. Aldıklarımı kabul edecek miydi? Bu davranışım onu üzecek miydi? Yoksa mutlu mu olacaktı. Denemeden bilemezsin dedim kendi kendime.
Bu sefer ben de yanına çöktüm.
Onunla konuşmadan, gitmeyeceğimi anlamış olacak ki kavalı bıraktı.
Senin için bir şeyler aldım soğutmadan ye olur mu dedim?
Mahcup bir eda ile yüzüme baktı. Aldıklarımı dualar eşliğinde kabul etti.
Islak gözlerle yanından ayrıldım.
Hava soğuktu ama onun kalbi de sözleri de sıcacıktı…
*****************************************************
HATIRLATMA: İstanbul'da Sokakta Yaşayanlar İçin Alo 153'ü arayınız.
Bu yazı Merve Ayan Taşdemir tarafından kaleme alınmıştır.